[LinuxFocus-icon]
<--  | Ana Sayfa  | Erişimdüzeni  | İçindekiler  | Arama

Duyumlar | Belgelikler | Bağlantılar | LF Nedir
Bu makalenin farklı dillerde bulunduğu adresler: English  Castellano  ChineseGB  Deutsch  Francais  Italiano  Nederlands  Portugues  Russian  Turkce  Arabic  

Georges Tarbouriech
Georges Tarbouriech
<georges.t/at/linuxfocus.org>

Yazar hakkında:

Çok uzun bir süredir UNIX kullanıcısı olan Georges, çalışma yöntemlerimizi değiştirebilen yenilikçi ürünleri çok seviyor.



Türkçe'ye çeviri:
Birkan Tunç <tuncb(at)be.itu.edu.tr>

İçerik:

 

IOS, diğer bir REBOLution

IOS

Özet:

IOS Internet Operating System (İnternet İşletim Sistemi)' in kısaltılmışıdır. Ticari bir ürün olan IOS, ortaklaşa yapılan çalışmaları kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. Rebol ise bu muhteşem yazılımın fikri temelini oluşturuyor. LinuxFocus olarak bu yazılımın 30 günlük deneme sürümünü test etme olanağını elde ettik. Bu makalede, sözü geçen REBOLution' un tanıtımı amaçlanmaktadır.


_________________ _________________ _________________

 

Fikir

Tüm diğerleri arasında, REBOL' un kendine has bir özelliği bulunmakta: bu dille geliştirebileceğiniz, çok küçük boyutlardaki uygulamalar. Bu eski makalede, REBOL' un ne kadar güçlü olabileceğini ve ne kadar kolay bir şekilde yaklaşık 40 farklı platform için uygulama geliştirebileceğinizi görebilirsiniz. Örneğin Rebol/View 587 KB büyüklüğündedir ve ihtiyacınız olan hemen herşeyi geliştirmenize olanak tanır. Bu uygulamayı Rebol sanaldoku sayfası' ndan ücretsiz olarak indirebilirsiniz. Bilmeniz gereken herşeyi öğretecek, 300' den fazla betik örneğini de yine bu sayfada bulabilirsiniz.
Diğer hiç bir programlama dili ile bu kadar küçük boyutlu uygulama geliştirmenin yolu yoktur. IOS da aynı felsefenin ürünü. Kısaca, hertürlü ihiyacınızı karşılayan bir sunucu ve siz, bir istemci olarak yaklaşık 25 farklı işletim sisteminde çalışabilen sade bir masaüstü yazılımı ile bir çok uygulamaya ulaşabilirsiniz. Tabi ki, kendi ihtiyaçlarınıza göre, kendi uygulamalarınızı geliştirmeniz de münkün. IOS' un yapabildikleri düşünüldüğünde bunun çok kısa bir özet olduğunu söyleyebiliriz.

 

Gerçekler

Birçok genç (ve yaşlı) kişi, "Ne saçmalıyor bu adam? Boyut hakkında neden endişelenelim ki? Bugün, 20 ya da 40 GB lık sabit sürücülerimiz, geniş kapasiteli RAM' lerimiz, yüksek hızlı işlemcilerimiz var, neden herşeyi ufaltmaya çalışalım ki?" şeklinde düşünebilir. Heralde bana: "hey eski kafalı, artık herşey değişti" demek istiyorlardır. Kesinlikle haklılar... Peki ya İnternet?
Büyük ihtimalle, her geçen gün daha fazla insanın interneti kullandığını farketmişsinizdir. Birçokları, sanaldoku sayfalarına bağlanmak, ileti almak ve göndermek vs. için modem kullanıyor ve bu kesinlikle çok fazla bant genişliği kullanımına sebep oluyor.Başka bir deyişle, kablo ya da DSL bağlantısıyla bile bağlantılar gittikçe yavaşlıyor.
Eminim kimse umursamıyordur! Kim @#%*$ Word ya da Excel dökümanları yerine düz yazı (TEXT) ya da HTML belgelerini göndermekle "uğraşır" ki, ya da BMP resimleri yerine JPEG göndermeyi kim umursar? Oldukça az kişi !!! Ses, görüntü ve çok büyük resim dosyaları sunan sanaldoku sayfalarını da unutmayalım. Kısaca, uzaktan çalışmak hergün daha da zorlaşmaktadır.
Buna rağmen hergün daha fazla insan, uzaktan çalışmaya başlamakta. Dünya çapındaki büyük firmalar, dünya örgütleri, ücretsiz yazılım toplulukları (yazılım geliştirme, belgelendirme ve benzeri işler için kurulmuş olanlar) vs. Tüm bu saydıklarım, birbirleriyle -mümkünse gerçek zamanlı- iletişim içinde bulunması gereken, dünyanın her tarafından insanlar barındırır. Tüm bunlar Rebol olmadan da doğrudur... Öyleyse!

 

REBOLution

Günümüzde, uzaktan çalışmak ve hertürlü veriyi paylaşmak için herkes belli araçları kullanır: 50 MB' lık tarayıcılar, 20 MB' lık ileti araçları, 10 MB' lık konferans görüşme yazılımları, 10 MB' lık mesajlaşma yazılımları, 1 GB' lık veritabanı yazılımı... Görüldüğü gibi çok büyük miktarda veri söz konusu. Peki Rebol' un önerdiği yenilik nedir: hiçbirşey! Bir arkadaşımın dediği gibi: mesajlaşma yazılımı, mesaj iletişimini sağlar; ileti aracı, ileti trafiğini kontrol eder; süreç yöneticisi, süreçleri yönetir...
Tüm bunlar yine geçerli! Tabi ki bir farkla: ileti aracı 2915 Byte büyüklüğünde (yazım hatası yoktur!), mesajlaşma aracı 4.5 KB, "who" 7372 Byte, konferans görüşme yazılımı 14.41 KB vs! Tüm bunlar, sunucuya bağlanan 610 KB büyüklüğündeki bir program ile masaüstünüzde kullanılabilir. Bu büyüklük Linux istemcisi için geçerli ancak diğer 25 platform (bu yazı yazılırken geçerli olan sayı) için de yaklaşık olarak aynı.
Nasıl göründüğüne dair bir resim:

desk


Fikri tam olarak kavramak için REBOL' un, bir dizi ürün ile ihtiyacınız olan herşeyi sağladığını bilmelisiniz. Rebol/View (Ücretsiz ancak geliştirilmiş sürümü ufak bir ücretle sunuluyor) den zaten bahsettik; Rebol/Core (ücretsiz) ve RDBMS (Relational Database Manager System: İlişkisel Veritabanı Yönetim Sistemi) ile iletişim sağlamak ya da CGI betiklerini yönetmek için kullanılan Rebol/Command (ücretli dağıtılıyor) diğer ürünlere örnek olarak sayılabilir. Tüm bu ürünler IOS içinde kullanılabiliyor ve bu da bize mükemmel bir araç paketi sunuyor: soluk kesen bir programlama dili, programlarımızı (Reblets) varolan veritabanları, sanaldoku sunucuları vb. ile konuşturma olanağı ve benzerleri. Bundan önceki makalede de söylendiği gibi tek limit, hayal gücünüzdür. Bir örnek ile bunu daha kolay anlaşılır hale getirmek mümkün olacaktır.

 

Deneme

Rebol' a IOS' un deneme sürümü için istekte bulunduğumuzda bunu nazikçe kabul ettiler ve bize Rebol sunucusunda 3 istemci hesabı verildi. Doğal olarak, sunucu tarafında test yapmamız mümkün olmadı (bu konuyu daha sonra değerlendireceğiz). Bir LinuxFocus testinden bahsettiğimize göre, istemci olarak Linux kullandığımız da açıktır.
Tek yapmamız gereken küçük bir programı indirmek ve çalıştırmaktı (Evet, kaynak kodu olmayan yazılımlardan nefret ederim ama bu seferlik, diyelim ki Rebol' a güvendim). Bu program, istemci yazılımını bilgisayarınıza yüklüyor ve bu 1 dakikadan az sürüyor!
Eğer, örneğin Rebol/View bilgisayarınzda zaten yüklüyse, ileti adresi, pop ve smtp sunucu adresleri gibi bilgiler zaten var olduğundan, istemci ayarlarını yapmanıza bilek gerek kalmıyor. Sadece Rebol' un verdiği kullanıcı ismi ve şifreyi girmeniz gerekir ve işte hazırsınız:
Masaüstünde gösterilen tüm araçları kullanabilirsiniz: mesajlaşma yazılımı, ileti aracı, konferans görüşme yazılımı vs. Yeni araçlar sıksık eklenmekte ve bunların dışında hesap makinası, clipboard aracı, bilgi paneli gibi uygulamalar da kullanılabilir. İşte programdan bir görünüm :

deskutil


Masaüstünde yer alan farklı düğmeler ile sağlanan her türlü uygulamalara ve dökümanlara ulaşmak mümkün. Kullanıcılar (users) düğmesi, kendinize özel dizinleri oluşturabileceğiniz alana erişimi sağlıyor. Sağ taraftaki alanda isimlerini belirterek, bu dizinleri kullanabilecek olan kullanıcıları tanımlayabilirsiniz. Klasörler, uygulamaları, resimleri, dökümanları ve bunlar gibi istenilen herşeyi içerebilir ve güvenlik sorunları olmayan bir çeşit "worldwide" NFS (Network File System:Ağ Dosya Sistemi) olarak da düşünülebilir... Dosya üzerinde sadece izin verilen kullanıcılar, sahip oldukları haklara göre okuma ve yazma işlemlerini gerçekleştirebilir. Klasör içindeki tüm veriler kendi sabit sürücünüzde saklanıyor. Başka bir deyişle, verilerinize ulaşmak için internete bağlı kalmanız gerekmiyor.
Bakalım biz neler koymuşuz klasöre ?
LinuxFocus' un sayısına erişmek için küçük bir uygulama. Farklı bir sayıya ulaşıyor olmasının dışında, Rebol hakkında yazılan önceki makalede gösterilen program ile tamamen aynı; peki öyleyse neden aynı programı yeniden yazdım? Çünkü yazım kuralları (syntax), bir önceki yazıdan bu yana biraz değişiklik göstermiş durumda. İşte kaynak kodunun son hali.

Uygulamanın nasıl göründüğü :

lfissue


Bu program yalnızca 2182 Byte büyüklüğünde ve sadece yazılar, düğmeler, URL adresleri ve arka plan resminden oluşuyor... daha fazlası yok. Biraz anlamsız değil mi?
Şimdi biraz daha detaylı bir şeyler deniyelim.
Yine LinuxFocus' u örnek olarak alıyoruz. Bu sefer çok basit bir veri tabanı oluşturacağız. Yetkili kullanıcıların kayıtları gözden geçirmesine, silmesine ve yeni kayıtlar oluşturmasına izin verecek, ancak çok basit bir uygulama olduğu için sorgulama yapılmasını desteklemiyor ve her seferinde sadece tek bir kayıt seçilebiliyor. Kayıtlar articles.r isimli dosyada saklanacak.
lfdb.r isimli bu program sadece 5983 Byte "ağırlığında" !
Yukarıda bahsedilen örneklerden biri olan ve Carl Sassenrath (Rebol' un kurucusu) tarafından yazılan rebodex.r ' ten esinlenerek yazılmış bir program
Programın kaynak koduna buradan ulaşabilirsiniz.

Bakalım çalışırken nasıl görünüyor :

deskdb


Gördüğünüz gibi sıra dışı hiç birşey yok ortada, ancak çalışıyor ve oldukça küçük boyutlu. Bu da bağlantının türü ne olursa olsun, programı uzaktan (remote) kullanmanın çok hızlı olacağı anlamına geliyor.
Başka bir deyişle, çok kısa bir zaman zarfında istediğiniz herşeyi yapabilir ve bu oluşturduklarınızı, sanki yan ofisinizde çalışıyorlarmış gibi, dünyanın diğer ucundaki insanlarla paylaşabilirsiniz. Bu oluşturduklarınızı, kendi sabit disklerine kaydettikleri için, bağlantıyı kestikten sonra da kullanabileceklerini de unutmayın.
Bunun oldukça basit bir örnek olduğu bir gerçek ancak IOS ile yapabileceklerinizin bir sınırı bulunmuyor. Örneğin, hazır veritabanlarından söz açılmışken, Rebol/Command kullanılarak RDBMS sunucularına baplantı yapmanız da mümkün.
Bu IOS' un kullanımının sadece bir yolu ve bunun gibi bir çoğu daha bulunmakta. Ne kadar gelişkin uygulamalar yaratabileceğinizi düşünün.
Geriye incelenecek sadece tek birşey kaldı: aslında en önemli özellik olan güvenlik unsurları.

 

Güvenlik Unsurları

Söz konusu internet olunca, güvenlik riskinin çok büyük olduğu bir gerçek. Peki Rebol bu sorunun üstesinden nasıl geliyor?
Genelde herşey basit, kolay ve güvenilir tutulmaya çalışılmış.

Sunucu

Daha önce de belirttiğimiz gibi IOS sunucusunu test etme olanağımız olmadı ancak bu konuda bir yönetici klavuzu mevcut ve dahası, Rebol' daki yetkililer soruları cevaplama konusunda oldukça nazikler (bunun çok sık raslanan bir durum olmadığı bir gerçek). Daha da ilginci IOS mesajlaşma uygulamasını kullanarak yetkililerle gerçek zamanlı olarak konuşmak mümkün, oldukça iyi değil mi? (Bu arada, aramızda 9 saatlik bir zaman farkı olduğunu düşünürsek, ne zaman uyuyor bunlar?)
İlk olarak, sunucu bir çok farklı işletim sistemini destekliyor; birçok Unix ya da Windows makinası sunucu olarak çalışabiliyor. IOS güvenlik önlemleri, sunucu tarafından alınıyor ve var olan yapısında herhangi bir değişikliğe gerek kalmadan, sizin kendi ağınızla bütünleştiriliyor. Kendi ağınızın ateş-duvarı (firewall), vekil sunucu (proxy), NIDS (Network Intrusion Detection System: Ağ Saldırı Tespit Sistemi), tünelleme (tunnelling) vb. bir sistemle korunduğunu varsayıyoruz.
IOS, tünelleme tekniği ile korunan ve HTTP protokolünü kullanan sanaldoku sunucusu üzerinde çalışıyor. Bu sanaldoku sunucusu aslen IOS sunucusuna bağlanmak için bir çeşit geçiş yolu (gateway) olarak kullanılıyor. Bir CGI uygulaması, sanaldoku sunucusundan IOS sunucusuna veri aktarımı için vekil sunucu olarak çalışıyor ve tüm iletişim şifreleniyor. IOS sunucusu verileri depoluyor ve başka bir uygulama da sunucuyla istemci arasında veri eşzamanlandırılmasını düzenliyor. Yani yeni veriler otomatik olarak sabit sürücünüze indiriliyor.
Son olarak, eğer çalışan bir sanaldoku sunucunuz varsa, IOS sunucusunu yüklemek yaklaşık 5 dakikanızı alıyor.
Bunun kısa bir anlatım olduğu kesin ancak Rebol felsefesinin burada da geçerli olduğunu göstermek için yeterli sanırım. Rebol' un sağladığı çeşitli uygulamalar (Reblets) ile yönetim işini daha da kolaylaştırdığını da eklemeliyiz tabi.

İstemci

Zaten istemci yükleme işinin ne kadar kolay olduğunu açıklamıştık ve 1 dakikadan daha az sürdüğü için sanırım eklenecek pek bir şey de yok.
İstemci olarak, sunucuyla gerçekleştirilen her oturum için değişik bir anahtar kullanıyorsunuz ve bu sayede yetkilendirme sisteminin güvenliği garantilenmiş oluyor. Ağda dolaşan her veri şifreleniyor ve bağlantılar sadece belli IP adresleri ya da port' lar ile sınırlandırılabiliyor; böylece bir çeşit p2p (peer to peer) sistemi kurulmuş oluyor.
Dosyalar ve dizinlerle ilgili olarak, izinler çok basit bir yolla idare ediliyor. Erişimler sadece sınırlı alanlar için geçerli oluyor, yani her kullanıcı sadece kendi alanına ulaşabiliyor.
Aslında IOS' un güvenlik önlemleriyle ilgi söylenecek daha bir çok şey var ama heralde hepsini yazmak için birkaç makale daha gerekir.
Kısaca, güvenliğin iyi bir şekilde sağlandığını söyleyebiliriz. Veri dolaşımı ile ilgili tcpdump ile yaptığım testlerde bağlantının kendisi dışında hiçbir unsurla karşılaşmadım. Ayrıca, sunucuyu nmap ile taradığımda da herhangi bir karşılık alamadım. Tüm bunlar tabi ki hiçbir güvenlik açığı olmadığı anlamına gelmez; zaten güvenliğin hiçbir zaman %100 oranında sağlanamayacağını biliyoruz. Ama Rebol' un yine muhteşem bir iş çıkardığını söyleyebiliriz.

 

Ticari Boyut

Rebol sonuç olarak ticari yazılımlar sağlıyor ve bu ürünü de para kazanmak için satmak zorunda. Tabi ücretsiz olarak sahip olabileceğiniz ürünler bulunuyor. IOS aşağıda sıralandığı gibi çok farklı şekillerde satışa sunulmuş durumda.
IOS Express, büyük ve orta ölçekli işletmeler için.
IOS Lite, küçük işletmeler için.
IOS Host, Rebol' un şahsi sunucusunda kendisine yer ayrılmış olan işletmeler için.
IOS Alliance ise ticari geliştiriciler için bir destek programı.
Tercihe göre fiyatlandırma da değişmekte. İlk satın alma sırasına sunucu ve 10 istemci için $2000 ödeniyor ve her ek istemci için $100' lık bir ücret söz konusu. Çok sayıda istemci satın alırken belli indirimler yapılabiliyor.
Bu fiyatlar sadece bilgilendirme amaçlı ve ileride IOS ile sunulan uygulamaların sayısı ile parelel olarak değişiklik gösterebilir.

 

Geleceğe Dönüş

IOS oldukça ileri dönük ve herşeyi basit tutmaya çalıştığı için tüm avantajlarını anlatmak gerçekten zor oluyor. İnsanların, çalışma hayatlarında farklı ürünleri kullandıkları sürece, bu kullandıklarının en iyi uyarlanmış olanlar olmadığını anlamaları oldukça zordur. Ya bu kullandıklarına takılıp kalırlar ya da yeni birşeyler deneyecek kadar meraklı değillerdir. Bazen de seçim şansları olmayabilir. Ancak IOS gibi ürünlerin bugün kullandıklarımız ile kıyaslandığında devrim niteliğinde olduğunu söyleyebiliriz. Bu muhteşem yazılım konusunda Rebol' un hiçbir rakibi bulunmuyor; sistem oldukça geleceğe yönelik olduğu için rakiplerin bu bu konudan faydalanmaları için henüz çok erken. Bilgisayar dünyası bu konuda bir çok üzücü hikaye ile dolu.
Birazda konu dışında birşeylerden bahsedelim.
Rebol' un kurucusu Carl Sassenrath, daha önce Commodore firmasında çalışıyordu ve perde arkasında kalmış, önemli kişilerden biriydi. Amiga bilgisayar, firmanın ürünlerinden biriydi ve Amiga OS (İşletim Sistemi) de, ilk çok-görevli (multitasking) kişisel bilgisayar, ilk gerçek çoklu ortam bilgisayarı ve birden fazla chip' i ilk kullanan bilgisayar kavramlarını getirmesiyle dönemin en önemli sistemiydi. Ne yazık ki Commodore hak ettiği kadar çok satılamamıştır. Diğer üreticilerin aynı teknik seviyeye erişmeleri yıllar aldı ancak bu diğerleri, bazen insanları "zorlayarak", ürünlerini satmakta başarılı oldular.
Carl, bu muhteşem Amiga OS projesinde görevliydi.

Daha sonraları, Carl yine Commodore firması için, "set-top box" ların atası denilebilecek, CDTV projesinde çalıştı. Ancak Commodore bu ürünün satışında da başarılı olamadı. CDTV' nin piyasa çıkmasından birkaç ay sonra, diğer büyük bir üretici benzer bir ürünü piyasaya sürdü ve satış konusunda başarılı oldu. Diyebiliriz ki Carl oldukça geleceğe yönelik çalışmalar yapıyordu, ama belki "çok" geleceğe yönelik. Nasıl bir avantaj bu şekilde dezavantaja dönüşebilir ki. Çalışmaları diğerlerinin faydasına olmuştur.

Diğer bir örnek de NeXT ve onun işletim sistemi NeXTSTEP konusunda verilebilir. İnsanlar yaklaşık 10 yıl sonra MacOS X' i keşfettiler ve bunun aslında çok eski bir sistem olan NeXTSTEP olduğunu bilmiyorlardı... Gerçi her iki sistemin arkasında da aynı kişi bulunduğu için bu biraz farklı bir örnek oldu.
Ancak yine çok ileri dönük olmanın zararlarını gösteriyor. Bir deyiş çalışmanın "doğru" yolunu şöyle özetler: "Biz çalışmaları kopyalamayız, sadece yolu açanların yaptığı hataları yapmamaya çalışırız" (gerçek cümleyle farklılıklar olabilir). Tahmin edin bunu kim söylemiş?

Bu anlatılanlar bizi şu soruya götürüyor: Carl ve arkadaşları yine başkalarının faydasına mı çalışıyor? Birçok insan IOS ve Rebol ürünlerinin ne kadar gelişkin olduklarını farkedebilmiş değil ancak bu bazı editörlere fikir verebilir. Aslında "taklit" edemeyecekleri bir şey var: uygulamaların boyutu ve onları geliştirmekte kullanılan dil. İnternet üzerindeki iletişim hızının yarın daha gelişmiş olacağına inanmıyorum ve bu sebeple de Rebol' un problemi tek doğru algılayan firma olduğunu düşünüyorum. Tabi ki internette ulaştığımız yüksek hızların farkındayım ama bunun ne zaman herkes için geçerli olacağını dünüşüyorsunuz? Maliyetleri de unutmayalım tabi.
Kablo ve DSL bağlantılarının, modem ve ISDN ile karşılaştırıldığında biraz daha hızlı olduğu bir gerçek (en azından bazen kablo için geçerli) fakat, yüksek hızlarda bile, küçük uygulamalar her zaman büyük uygulamalardan daha hızlı çalışır. Firmalar için bu daha da önem taşıyor çünkü daha düşük maliyet (daha kısa iletişim süreleri), daha yüksek verim (internete bağlı olmadan çalışılabilir ve MBlarca veri yüklenmesine gerek yoktur) ve daha yüksek güvenlik (dünyanın birçok yerindeki sunucuların kalbura döndüğü düşünüldüğünde) vs. söz konusu oluyor.

Son olarak, bir çok güvenlik unsuru IOS sunucusundan yönetiliyor ve ağ güvenliği konusunda bilgi sahibi olmanız gerekmiyor. Başka bir deyişle, ağer ağınız yukarıda bahsedilen kalbura dönmüş sistemler gibiyse bile, doğru ayarlanmış bir IOS sunucusuyla kabul edilebilir bir güvenlik seviyesine ulaşmanız mümkün; her ne kadar ben bunu önermiyorsam bile!

 

Sonuç

Ortaklaşa uzaktan çalışma her geçen gün daha da yaygın hale geliyor. Bu konuda bir çok bilindik çözüm bulunuyor ancak genelde oldukça pahalı ve kurulumları zor oluyor. Rebol bize yeni bir çalışma ve düşünme metodu sunuyor: küçük boyutlu, dış kaynaklı (distributed) uygulamalar. Dışardan sağlanan uygulama aslında yeni bir kavram değil ama "küçük boyutlu" olmaları yeni bir özellik.
IOS ve benzeri ürünler gerçekten de yeni bir yaklaşım sunuyorlar. Normalde "bir şeyi yapmak için birden fazla yol vardır" ancak Rebol' un yolu gerçekten inanılmaz. Tabi ki size diğer tüm dillerden ve yazılımlardan kurtulun demiyorum; örneğin ben Perl ve MySQL' e bayılmaya devam ediyorum. Ama Rebol farklı bir şey: Rebol/Core, Rebol/View ve Rebol/Command ile birlikte kullanıldığı zaman ortaklaşa uzaktan çalışma konusunda eşi bulunmaz bir araç halini alıyor.
Şu anda LinuxFocus okuduğunuz ve genelde ücretsiz yazılımlardan bahsettiğimiz doğru, ancak ticari yazılımlar da yenilikçi oldukları zaman, özellikle var olan birçok işletim sisteminde de çalıştıkları zaman, bir kenara atılamaz.
Böylesine aşikar bir olguyu reddetmek doğru olmazdı.
Bununla birlikte, Rebol çalışanları, birçok ücretsiz yazılım topluluklarında çalışan insanlar da dahil olmak üzere, pek raslanmayan derecede nazik, yardım sever ve aynı zamanda açık fikirliler. Üzgünüm fakat bu da başka bir gerçek!
Öneri: Rebol ürünlerini deneyin ve Apple' da söylendiği gibi "farklı düşünün". Daha önce ne kullandığınızı bir kenara bırakıp farklı Rebol ürünleriyle çeşitli testler yapın; eminim harcadığınız zamandan dolayı pişman olmayacaksınız. İyi bir başlangıç için Rebol sanaldoku sayfası ziyaret edilebilir. Rebol/View' i ve örnek betik kodlarını indirerek REBOLution hakkında herşeyi öğrenebilirsiniz.
Ayrıca bir Fransız dergisi olan "Login" den arkadaşım Olivier Auverlot' un yazdığı "Rebol" isimli kitabı da okuyabilirsiniz. Kitap Fransızca basıldı ama İngilizce çevirisi yakında piyasaya çıkacak (eğer bu makale yayınlandığında zaten basılmamış ise)
Eğer IOS hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak istiyorsanız Rebol sanaldoku sayfası kullanılabilir. Scenario orta ölçekli bir firmanın IOS ile neler yapabileceğini anlatan örnek bir yazı ve okumanızı öneririm.
İyi eğlenceler !
Muhteşem bir zamanda yaşıyoruz değil mi ?

 

Bu yazı için görüş bildiriminde bulunabilirsiniz

Her yazı kendi görüş bildirim sayfasına sahiptir. Bu sayfaya yorumlarınızı yazabilir ve diğer okuyucuların yorumlarına bakabilirsiniz.
 talkback page 

<--, Bu sayının ana sayfasına gider

Görselyöre sayfalarının bakımı, LinuxFocus Editörleri tarafından yapılmaktadır
© Georges Tarbouriech, FDL
LinuxFocus.org
Çeviri bilgisi:
en --> -- : Georges Tarbouriech <georges.t/at/linuxfocus.org>
en --> tr: Birkan Tunç <tuncb(at)be.itu.edu.tr>

2003-10-24, generated by lfparser version 2.43